MÜZİĞİN ATONAL YAKLAŞIMINI SAVAŞ SANATINA UYARLAMAK
Hemen hemen bütün müzik türleri 7 nota ile yapılır. 7 nota kullanılmasına rağmen her tarzın farklı oluşları bu 7 notanın farklı kombine edilmesinden kaynaklanır. Müzikte şarkı yazmak için kullanılan “gam” ya da Türkçesi ile “dizi” (scale) de bu 7 notanın kombinasyonları ile elde edilir.
Mesela Blues (5’li dizi pentatonik’e “blue note” denilen +2 ilave nota eklenince blues olur), Jazz, Rock, Pop, Funk Metal vs. gibi tarzları yaratan sebep, hepsinin aynı 7 nota kullanmasına rağmen değişik şekillerde formülüze edilmesindendir. Bu formüller farkedilebilir şekilde kendine özgü duygusu ve karakteristiği olan tarzları yaratırlar. Dolayısı ile tarzlar aslında müziğin birer yorumudur, diyebiliriz.
Mesela Jazz’ı Jazz yapan çalım teknikleri ve modlar vardır. Müziği yaparken bunların dışına çıkarsanız o artık Jazz olmaz. Değişiklik az olsa bile, Jazz’ı andırsa (Jazzy) bile o artık kendine özgü başka bir tarz olmuştur. Rock ile Jazz karışımı olan Fusion gibi mesela.
Savaş sanatında da müzikteki gibi tarzlar vardır. Aikido, Wing Chun, Tae Kwon Do, Muay Thai, Kung Fu, Kick Boks, Karate, Judo ve daha birçokları gibi. Bunlar aynı temel prensiplerin farklı anlayışlarla kombine edildiği, tekniklerin karakteristik bir kimlik kazandığı tarzlardır. Yani bunlar da müzikte olduğu gibi savaş sanatının birer yorumudur. Bir bakıma hepsi birer kalıptır aslında. Kalıp dışına çıkarsanız, mesela siz artık Aikido değil doğrudan başka bir şey yapıyor olursunuz. Aynen, müziğin Jazz kalıplarının dışına çıktığında Jazz olma özelliğini kaybetmesi gibi…
Müziği yaparken, karakteristik kimliği veren ton ve dizileri sürekli bozduğunuzda Atonal yani ton dışı, tanımsız ve tarifsiz sonuçlara ulaşırsınız. Örneğin bunu Jazz’da yaptığınızda “Atonal Jazz” olur. Free Jazz da bu şekilde icra edilir mesela. Ancak bu yaklaşım tarzı dinleyeci için çok zevksiz ve ızdırap verici gelebilir çünkü buradaki müzikal gidişat kendine göre ahenk algısı olan kulağın beklentilerine uymaz. Ama icracı için çok çok zevklidir çünkü o da, enstrümanı çalarken an be an beklenmedik sesleri çıkartmaktan, amiyane tabirle kafasına göre çalmaktan keyif alır. Çünkü bu özgürcedir.
Bana göre savaş sanatında da savunma hareketlerinin icra, uygulama mantığı bu olmalıdır. Nasıl ki müzikte kalıpların dışına çıkıp dinlenilmesi keyif vermeyen ama icracı için zevkli olan bir Atonal, Free Jazz yapılıyorsa, savaş sanatında da savunmayı ATONAL yani kalıp dışı, ÖZGÜR ve BEKLENİLMEYEN bir mantıkla icra etmek gerekir. Atonal, ani form oluşturmak demektir. O an hangi formun nasıl oluşacağı bilinmez. Bunu icracı dahi bilmez. Savaş sanatında da karşımızdaki rakibe üstün gelebilmek için ATONAL davranmak, şaşırtıcı ve beklenmedik olmak demektir. Bu da rakipten önde ve hızlı olmak anlamına gelir. Az önce ifade ettiğim gibi; Atonal müziğin dinleyici kitlesi çok çok azdır çünkü bu tarz müzikler, kulağın ahenk beklentisine uymaz. Ama enstürmanist için çok eğlencelidir. Savaş sanatında da rakibin beklentilerine uymayan Atonal savunma cümleleri berbat ve rahatsız edici iken icracı için sonuç alıcı ve eğlenceli olacaktır. Kısacası bedenimizi bir enstrüman olarak Atonal kullanmalıyız.
Mesela suyun akış prensibi de Atonal, kalıp dışıdır. Suyun akışında da kararlar anlıktır ve o anki koşullara göre alınır. Su önüne nasıl bir engel çıkarsa çıksın, yanından dolanır, akmaya devam eder; ya da akacak yer bulamazsa sabırla bekler engeli çürütüp yoluna devam eder; veya hiçbir şey yapamazsa buhar olur uçar.
Atonal-Free müzik herhangi bir türe doğrudan bağlı olmadığı, yani kimliksiz olduğu için sadece MÜZİK olarak isimlendirilebilir. Atonal Savaş Sanatı da kimliksiz olduğu için sadece SAVAŞ SANATI olarak ifade edilir; hepsini içinde barındıran ancak tümünün dışında olan…Atonal Müzik ve Savaş Sanatında her şey vardır ama hiçbir şey yoktur.
Müzik Tanrıya aittir; türler insanlara.
Formsuz form yaratmayı öğrenmeliyiz…
“Atonal Savaş Sanatı” herhangi bir düzeni olmayan, teknikleri kaotik kurallara ve belirsizlik ilkesine göre belirlenmiş savaş sanatı demektir. SAVAS, Savaş sanatında bu sistemi anlamaya ve geliştirmeye çalışır.
Bunun için de kendimizi sistem ve ekollerle sınırlamaktan, “biz yerde öyle değil böyle yaparız; bizim ayakta duruşumuz şu şekilde değil bu şekildedir; gard formlarımız böyledir; yumruğu biz öyle atmayız böyle atarız.” demekten vazgeçmeliyiz; ÖZGÜR OLMALIYIZ kısacası…
Atonal Savaş Sanatına hoş geldiniz…
Naci Kesener
SAVAS Bireysel Savunma Sistemler
Dipçe: aslında 7 nota yoktur. Notalar sayılar kadar sonsuz ve sınırsızdır. Batılılar müzikal sitemi kurarken 7 sesi, doğulular da -genelde- 5 sesi esas almışlardır.